İSTANBUL - İnfazı yakılan ve hasta tutukluların yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti’ne katılan HDP'li Züleyha Gülüm, polis müdahalesine tepki gösterdi. 

 

İnfazı yakılan ve hasta tutuklular için tutuklu yakınlarının her hafta Perşembe günü İstanbul Adliyesi önünde sürdürdüğü Adalet Nöbeti eylemi devam etti. Tutuklu yakınlarının bugün ki eylemine Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul milletvekilleri Züleyha Gülüm, Musa Piroğlu ve Dilşad Canbaz destek verdi. 

 

HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, ceza evlerinin her gün bur tutuklunun yaşamını yitirdiği katliam evlerine dönüştüğünü belirtti.  Tutuklu yakınlarının bundan kaynaklı sürdürdüğü Adalet Nöbeti eyleminin meşru olduğunu dile getiren Gülüm, "Ya tutuklular intihara sürükleniyor ya da işkence ile katledildiği haberleri geliyor. Bugüne kadar cezaevlerinde iyi bir haber alma şansımız olmadı. Buna karşı anneler uzun bir süredir nöbetlerini sürdürmeye çalışıyor. Ama her hafta engellemeyle karşı karşıya kalıyor ya da valilik kararıyla yasaklanıyor" dedi. 

 

EYLEME MÜDAHELE

 

Gülüm, konuşmasına devam ederken polis eylemin yasak olduğunu öne sürerek  engellemeye çalıştı.  Polisin tavrına tepki gösteren Gülüm, "Bu eyleme müdahale etmeniz hukuksuzdur. Eylem yasak bir eylem değildir. Annelerin sesini kısamazsınız" diye belirtti.

 

POLİS GAZETECİLERİ ENGELLEMEYE ÇALIŞTI

 

Açıklamayı engellemeye çalışan polis, haber takibi yapan gazetecileri de zorla uzaklaştırmaya çalıştı. Polis, gazetecileri gözaltına almakla tehdit etti. Bunun üzerine polis ve gazeteciler arasında tartışma yaşandı. Tutuklu yakınlarının darp edilerek polis tarafından gözaltına alınmak istemesine milletvekilleri engel oldu. 

 

Polisin müdahalesi sonrasında HDP Bahçelievler İlçe Eşbaşkanı Fatma Çatar gözaltına alındı. 

 

'NEDEN KORKUYORSUNUZ'

 

Abluka altında konuşan HDP milletvekili Gülüm, "Görüyorsunuz annelerin seslerini duyurmaması için buradaki eyleme engel olmaya çalışıyorlar. Cezaevlerinde yaşananlar bilinmesin diye müdahale ediliyor. Ülkede hiçbir hukuk, Anayasal uluslararası sözleşme kalmadı. Hukuksuz bir şekilde sesimiz kısılmaya çalışılıyor. Gerçekten cezaevlerinde bir sorun yoksa neyi açıklamamızdan korkuyorsunuz. Madem öyle cezaevi kapılarını açın sivil toplum örgütleri tarafından denetlensin. Gerçekten tutuklulara kötü muamele yoksa bu tutukluları neden kapalı kapılar ardında tutuyorsunuz. Tutukluların aileleriyle yapmış olduğu telefon görüşmelerinde aktardığı işkenceleri burada dile getirmelerinden neden rahatsız oluyorsunuz" ifadelerini kullandı. 

 

SORUMLULAR YARGILACAK 

 

 Cezaevlerinde yürütülen baskı ve işkence politikalarının farkında olduklarını kaydeden Gülüm, şöyle devam etti: "Her gün cezaevlerinden çığlık sesleri geliyor. Cezaevlerinde yükselen sesin kamuoyuna yansımaması için buradaki açıklamayı engelliyorsunuz. Bu şeklide tutuklu yakınlarının sesini kısmaya çalışacağınızı mı düşünüyorsunuz. Cezaevlerinde yaşananlardan, her yaşanan zulümden Adalet Bakanlığı ve Cezaevleri yetkilileri sorumlularıdır. Bu yargı düzeni bir gün değişecek. Yargılanacağınızı düşünmüyor musunuz? Herkes işlediği suçlardan yargılanacaktır."

 

'İŞKENCECİLER YARGILANACAK'

 

HDP İstanbul Milletvekili  Musa Piroğlu ise, ATK'nin iktidar söylemleri doğrultusunda kararlar verdiğine hatırlatarak  hasta tutuklu siyasetçi Aysel Tuğluk'un durumuna dikkat çekti. Piroğlu, "Aysel Tuğluk çıkarıldığı mahkemede kendisine sorulan sorulara cevap veremiyor. Çünkü artık hastalığından dolayı kavramıyor. Ağır hastalığına rağmen bugün cezaevinde kalabilir raporu veriyor ATK. Bugün sadece siyasi tutsaklar yatmıyor cezaevlerinde. Binlerce hasta tutuklu yatıyor. Hapishanelerdeki bu cehennem bu ülkenin aynasından başka bir şey değildir. Hapishanelerdeki bu durumu şimdi çevrenizde görüyorsunuz. Bugün HDP'liyseniz ve zulme başkaldırıyorsanız size her şey yasak. Bugün bu yaşananlara sessiz kalınırsa yarın bu yasaklar herkese yasak olur. Bugün bizlere yapılanlar ülkenin geleceğine yapılıyor demektir. Ülkede artık kimsenin can güvenliği değildir. Bizler hasta tutukluların yanında olmaya ve onların sesi olan yakınlarının sesi olmaya devam edeceğiz. Bütün işkenceciler eninde sonunda yargılanacaktır" dedi.