ÊLIH - Mayıs ayında sebze ve meyve fiyatlarında beklenen düşüş yaşanmadı. Pazar esnafı ürünleri satamamaktan, yurttaşlar ise alamamaktan şikayetçi. 

 

Ekonomik krizin kendisini en çok hissettirdiği alanların başında gelen pazarlarda fiyatlar cep yakıyor. Tarımsal üretimin zirveye çıktığı Mayıs ayında da sebze ve meyve fiyatlarında istenilen düşüş yaşanmadı. Pazarcılar yüksek fiyatlardan dolayı satış yapamamaktan, yurttaşlar ise ihtiyaçlarını alamamaktan dert yanıyor. Êlih'te muz, çilek ve şeftali gibi meyvelerin fiyatları 25-75 TL arasında değişiyor. Sebze fiyatları ise 20-50 TL arasında seyrediyor. 

 

Pazar alışverişi için haftalık 500 TL bütçe ayırdığını aktaran Şirin Avcı, birçok ihtiyacını karşılayamadığını ifade etti. Avcı, "Çok şey almak istiyorum ama para yetmiyor. Her şey çok pahalı, kimse artık geçinemiyor. Sesimizi duyursak da kimse bir çare üretmiyor" dedi. Avcı, geçmiş yıllarda 50 TL ile pazar arabasını doldurabildiğini, ancak şu an bin TL’ye 3 kişinin ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını ifade etti. 

 

Hediye Yılmaz, "Çok şey gerekiyor ama alamıyoruz. En ucuz ürün maydanoz ama o da 10 TL olmuş. Pahalılıktan dolayı alım gücümüz kalmadı. İstediğimiz üründen birer kilodan fazla alamıyoruz" sözleriyle pahalılıktan dert yandı. Yılmaz, yaşanılan krize "çözüm" beklediklerini vurguladı. 

 

Musa Karadeniz, krizin derin olduğunu, yurttaşların zorunlu temel tüketim ihtiyacı olan ekmeğe bile ulaşmakta zorlandığını kaydetti. Ekmek fiyatının sürekli arttığına dikkati çeken Karadeniz, "Millet nasıl geçinecek, nerden bulacak?” diye sordu. İşsizliğin giderek artmasını geçinememenin başka bir boyutu olduğunu vurgulayan Karadeniz, "Kırmızı eti bırakın, artık ayda bir tavuk eti dahi alamıyoruz" ifadelerini kullandı. 

 

Ekonomik anlamda çok kötü bir durumla karşı karşıya olduğunu belirten Felek Kalkan, "Evden 3-4 bin TL ile çıkıyoruz ama buna rağmen istediğimizi alamıyoruz. Önceki yıllarda bu parayla mutfağın aylık masraflarının yanında bir de altın alabiliyordum. Şuan mutfağa bile bir ay yetmiyor” diye belirtti.

 

EMEKLİ MAAŞLARI PAZARA YETMİYOR

 

Sadece emekli maaşıyla geçindiğini söyleyen Mehmet Şerif Peyçi, 10 bin TL olan emekli maaşının pazar alışverişine dahi yetmediğine belirterek, "Daha un, bulgur, yağ masrafları var. Onları saymıyorum bile. Sonuç olarak zenginler daha da zengin oldu, bizim gibiler ise daha da battı. Pazara alışverişe geldik, ama yapamıyoruz. Çünkü bir karpuz bile 100 TL olmuş, patates 15, domates 20, marul 20 TL olmuş. Nasıl alalım? Sadece kendim için demiyorum. Kimse alamıyor. Bu durumu bu hale getirenler toplumun öncüleri olarak görünenlerdir" diye konuştu.

 

PAZAR ESNAFI DA DERTLİ

 

Alıcı yurttaşlar kadar pazarcı esnafı da durumdan şikayetçi. Zor koşullarda çalıştıklarını anlatan pazar esnafı Naif Gültekin gece saatlerinde kalktıklarını, ama buna rağmen çoğu zaman günü kazançsız kapattıklarını söyledi. Ürünlerin alış ve satışının zor olduğunu belirten Gültekin, "Ürünlerimiz elimizde kalınca aldığımız fiyatın altında satmak zorunda kalıyoruz. Çünkü meyve ve sebzeler kalınca bozuluyor. Bu da ayrı bir kayıp oluyor. Sorunun çözümü Meclis'tekilerdedir. Bu insanların sorunlarını çözsünler" çağrısında bulundu. 

 

Pazarcı Mehmet Şah Adlığ, çoğu ürünün ertesi güne kaldığını ama işin sürdürülmesi için nakit paraya dönüştürme yoluna gittiklerini ifade etti. Elinden başka bir iş gelmediğini söyleyen Adlığ, "Bir nevi mecbur kaldık. Üretici, mazot derken buraya gelene kadar böyle oluyor. Çünkü getirdiğimiz ürünler bazen nakliyat ücretini bile karşılamıyor" diye belirtti. 

 

AKARYAKIT FİYATLARI ZORLUYOR  

 

Pazarcı Ahmet Gül de pahalılığın nedeninin akaryakıt fiyatları olduğuna işaret ederek, "Şuan da taze fasulyenin kilosunun 10 TL olması gerekiyordu. Ama mazotun pahalı olmasından dolayı fiyatı yüksek 50 TL'dir. Bir de bunu toplayan işçi günlük bin TL'ye çalışıyor" dedi.